Tlaşkaltekleri, Çapul Tepek’deki ayinlerinden bir zaman sonra yani 20 Ekim 1935 tarihinde Azteklerin yaptıkları güneşe hürmet ayininde de hazır bulunmuş idim.
Bu ayin hakkındaki bilgi ve gözlemlerimi aşağıda açıklıyorum:
Bu fotoğraf Aztek kabilesine mensup 7 kişilik bir gurubun güneşe hürmet ayinini göstermektedir. Meksiko şehrine 52km mesafede olan Teotihuakan güneş piramidi civarında 200 000 kişiyi içine alacak derecede geniş ve etrafı duvarla çevrilmiş sahanın ortasında bulunan pavyonun(Geniş açıklı anlamında) merkezinde yanan kutsal ateş etrafında kollarını güneşe doğru uzatarak tıpkı Mevleviler gibi dönüşler yaptılar.
Bu ayini de gördükten sonra Mevlevi ayininin Güneş Kültü’nden alınmış olduğuna tamamen emin oldum.
Pavyondan 100 metre uzakta duran bir takım Aztekler de (toponatzli) yani kös ve (Çiremiya) yani zurnaya çok benzeyen aletler çalarak bu ayine eşlik etmekte idiler
Teotihuakan güneş piramidi civarında Azteklerin güneşe hürmet ayininde kollarını yukarıya uzatarak dönüşler yaptıklarını gösteren bu fotoğraf ile aşağıda Mevlevilerin kollarını aynı şekilde kaldırarak Allah’a hitaben dönüşler yaptıklarını gösteren fotoğrafı karşılaştırılınca Mevlevi ayinin, anlamı Müslümanlığa göre değiştirilmiş güneş ayininden başka bir şeyi olmadığında şüphe kalmamaktadır.
Yukarıdaki resimde Azteklerin sırtlarında görülen siyah renkli pelerinlerin aşağıdaki resimde Mevlevilerin sırtında görülen siyah renkli tennurelerin tamamen aynı olmaları da ayrıca dikkat ve hayret çekicidir.
Bu fotoda görüldüğü üzere Mevlevilerin tıpkı yukarıdaki Aztekler gibi kollarını yukarı uzatarak dönüş yapmaları,her iki ibadet arasında sıkı bir ilişki ve benzerlik olduğunu göstermekte ve bu da Mevleviliğin doğrudan doğruya Güneş Kültü’nden alınmış olduğu hakkındaki fikir ve kanaatimi doğrulamakta ve desteklemektedir.
Bu foto,Azteklerin güneşe hürmeten yaptıkları ayin sırasında dairesel platformun ortasındaki çukur içinde kutsal ateşin yanmakta olduğunu göstermektedir.
Bu foto, Azteklerin ayin sonunda güneşe hürmeten eğildiklerini yani Müslümanlarca(rüku) denilen reverans hareketini yapmakta olduklarını göstermektedir. Mevlevilerin de ayin sonunda, ayakta duran şeyhlerin etrafında halka oluşturarak çok etkileyici bir ses ve tavırla(Esselamüaleyküm ve rahmetullahi ve berekatuhuuuuu…)hitabında bulundukları sırada rüku şeklinde eğilerek şeyhlerine uygun hareket ettikleri göz önüne getirilince,Azteklerin güneşe hürmeten ayin sonunda yaptıkları reveransı yani rüku,hareketini Mevlevilerin şeyhlerine karşı yapmakta oldukları anlaşılmaktadır.Bu suretle rüku hareketinin hem Müslümanlığa ve hem de Mevleviliğe Güneş Kültü’nden girmiş olduğunda şüphe olmadığı gibi,Güneş Kültü’nde derin anlamı olan secdenin de Muhammed Mustafa tarafından Güneş Kültü’nden alınarak Müslümanlığa dahil edilmiş olduğu biraz ileride göstereceğim açıklamalarla uyuşacaktır.
Yukarıdaki fotoğrafta,iki Suriyeli Arabın başlarında görülen ikişer tane burma siyah sarıklar,Teotihuakan’daki güneş ayininde kös ve çiremiye çalan Azteklerin başlarında taşıdıkları ince beyaz gaytanlardan oluşan burma sarıkların aynıdır.Siyah renkte olmaları çabuk kirlenmemeleri amacıyla olsa gerek.
Asya ve Afrika’daki birçok kavimler gibi eski zamanlarda Yemen,Hicaz,Suriye ve Irak Araplarının Güneş Kültü ile amid oldukları ve Muhammed’in pek eski atalarından birinin “güneşin kulu” manasına gelen (Abdüşşems) adını taşımış olması ve en az 3-4 000 sene önce inşa edilmiş olan Kabe binasının ilk olarak Güneş Kültü için kullanıldığı göz önüne getirilince yukarıdaki iki arabın 2-3 000 sene önceki atalarının öğrenmiş oldukları Güneş Kültü’nde derin anlamı olan burma sarıkları basit bir baş sargısı veya Araplığın açık bir alameti olarak taşıdıklarında şüphe yoktur.
Asya ve Afrika’daki birçok kavimler gibi eski zamanlarda Yemen,Hicaz,Suriye ve Irak Araplarının Güneş Kültü ile amid oldukları ve Muhammed’in pek eski atalarından birinin “güneşin kulu” manasına gelen (Abdüşşems) adını taşımış olması ve en az 3-4 000 sene önce inşa edilmiş olan Kabe binasının ilk olarak Güneş Kültü için kullanıldığı göz önüne getirilince yukarıdaki iki arabın 2-3 000 sene önceki atalarının öğrenmiş oldukları Güneş Kültü’nde derin anlamı olan burma sarıkları basit bir baş sargısı veya Araplığın açık bir alameti olarak taşıdıklarında şüphe yoktur.
Bu Sudanlı Arap dervişinin başına geçirdiği ince gaytanların Güneş Kültü’ne ait olduğundan haberi olmaksızın bunları büyük bir olasılıkla tarikatının işareti veya bir aksesuar olarak taşımakta olması güçlü olasılıktır.
Ancak bu sarığın bildiğimiz sarıklar gibi tek parça bezden yapılmış olmayıp birçok ince siyah gaytanlardan oluşmuş olması pek eski zamanlarda Araplar arasında Güneş Kültü’nün mevcud bulunduğunda ve bu çeşit sarıkların da bugünkü Araplara adı geçen kültden geçmiş olduğunda şüphe bırakmamaktadır.
Yukardaki fotoda görüldüğü üzere,Hindistan’da Butan Maharacası muhafızlarının,Hindistan’a binlerce kilometre uzakta olan Azteklerin Teotihuakan Piramidi civarındaki ayin esnasında başlarına geçirdikleri beyaz burma iki sarıktan yalnız bir tanesini taşımaları ve tıpkı Aztekler gibi kulakları üzerinde bire korumalık bulunması hayrete değerdir.
Ancak bu sarığın bildiğimiz sarıklar gibi tek parça bezden yapılmış olmayıp birçok ince siyah gaytanlardan oluşmuş olması pek eski zamanlarda Araplar arasında Güneş Kültü’nün mevcud bulunduğunda ve bu çeşit sarıkların da bugünkü Araplara adı geçen kültden geçmiş olduğunda şüphe bırakmamaktadır.
Yukardaki fotoda görüldüğü üzere,Hindistan’da Butan Maharacası muhafızlarının,Hindistan’a binlerce kilometre uzakta olan Azteklerin Teotihuakan Piramidi civarındaki ayin esnasında başlarına geçirdikleri beyaz burma iki sarıktan yalnız bir tanesini taşımaları ve tıpkı Aztekler gibi kulakları üzerinde bire korumalık bulunması hayrete değerdir.
Yukarıdaki fotoda,Butanlı korumaların kalkanlarında görülen hilal şeklinin aşağıda fotoda görülen Azteklerin kalkanlarında aynen bulunması,şimdiki Butanlıların yada bunların eski atalarının Aztekler gibi güneşten başka Ay kültü ile alakalı olduklarına işaret etmektedir.
Butanlıların başlarında Azteklerin iki burma sarıklarından yalnız bir tanesini taşımaları özelikle aya saygı amacıyla olsa gerek.
Butanlıların başlarında Azteklerin iki burma sarıklarından yalnız bir tanesini taşımaları özelikle aya saygı amacıyla olsa gerek.
Yukarıda A,B,C harfleriyle işaretlediğim 3 kıta fotoğrafta görüldüğü üzere,Azteklerle Butanlıların başlarında aynı şekilde beyaz burma sarıklar ve kulaklıklar taşımaları ve kalkanlarında hilal şeklinin bulunmasından yola çıkarak Butanlıların da Aztekler gibi Güneş ve Ay kültü ile alakalı olduklarına kuvvetle olasılık vermekteyim.
Bayraklarımızda bulunan(hilal) şeklinin,Meksika yerlileri gibi Orta Asya’da güneş ve aya tazimde bulundukları malum olan atalarımız tarafından aya hürmeten kabul edilerek pek eski zamanlarda milli bayraklarımıza konulmuş olması olasıdır.
Bayrağımızın kırmızı renki olmasındaki Amaç ve Anlam:
Bu raporumun 37.sayfasındaki açıklamamdan anlaşılacağı üzere şimdi Amerika’da Dakota Eyaletinde yaşayan ve atalarında aldıkları Güneş Kültü ile hala alakalı olan Sioux adındaki yerli kabileler arasında çeşitli renkte bayraklar kullanıldığını ve her rengin birer anlamıı olduğu gibi kırmızı rengin (honneur) anlamını ifade ettiğini The Saturday Evening Post adındaki resimli ve haftalık Amerikan dergisinin 76.sayfasındaki açıklamadan anladığım üzere Orta Asya’da atalarımızın şeref ve haysiyet anlamlarını içeren kırmızı rengi bayrakları için seçmiş ve kabul etmiş olduklarına kuvvetli bir olasılık olarak görüyorum.
Asıl olarak bayrağımızın kırmızı olmasının sebep ve sırrını memleketimizde açıklayacak olana rast gelmediğim için yukarıda adı geçen dergide tesadüf ettiğim bilgi bayrağımızın kırmızı renkli olmasının sebep ve sırrını açıklama yeter düşüncesindeyim.
Bayraklarımızda bulunan(hilal) şeklinin,Meksika yerlileri gibi Orta Asya’da güneş ve aya tazimde bulundukları malum olan atalarımız tarafından aya hürmeten kabul edilerek pek eski zamanlarda milli bayraklarımıza konulmuş olması olasıdır.
Bayrağımızın kırmızı renki olmasındaki Amaç ve Anlam:
Bu raporumun 37.sayfasındaki açıklamamdan anlaşılacağı üzere şimdi Amerika’da Dakota Eyaletinde yaşayan ve atalarında aldıkları Güneş Kültü ile hala alakalı olan Sioux adındaki yerli kabileler arasında çeşitli renkte bayraklar kullanıldığını ve her rengin birer anlamıı olduğu gibi kırmızı rengin (honneur) anlamını ifade ettiğini The Saturday Evening Post adındaki resimli ve haftalık Amerikan dergisinin 76.sayfasındaki açıklamadan anladığım üzere Orta Asya’da atalarımızın şeref ve haysiyet anlamlarını içeren kırmızı rengi bayrakları için seçmiş ve kabul etmiş olduklarına kuvvetli bir olasılık olarak görüyorum.
Asıl olarak bayrağımızın kırmızı olmasının sebep ve sırrını memleketimizde açıklayacak olana rast gelmediğim için yukarıda adı geçen dergide tesadüf ettiğim bilgi bayrağımızın kırmızı renkli olmasının sebep ve sırrını açıklama yeter düşüncesindeyim.
Alıntıdır : Din Bu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder